Köpek Fobisi Testi Nedir! Köpek Fobisi Nasıl Yenilir?

Köpek Fobisi Testi Nedir! Köpek Fobisi Nasıl Yenilir?
Blog

Köpek Fobisi Testi Nedir! Köpek Fobisi Nasıl Yenilir?

Köpek fobisi testi nedir? Fobi, kişinin birtakım nesnelere karşı duyduğu ve günlük hayatını etkileyecek boyutta olan korku hissidir. Her ne kadar köpekler aslında çok cana yakın ve insan dostu hayvanlar olsa da bazı insanlar, yaşadıkları kötü deneyimlerden veya söylentilerden kaynaklı olarak onlardan korkmakta ve hatta daha da ileri boyutta olduğunda onlara karşı fobi oluşturmaktadır. Köpeklere karşı duyulan ve günlük hayatı olumsuz etkileyen yüksek korku hissine köpek fobisi yani Cynophobia (kinofobi) adı verilmektedir. Kelimenin etimolojisi incelendiğinde Yunanca köpek anlamına gelen cyno ve korku anlamına gelen phobia kelimelerinin bir araya getirilmesinden oluşup, bugün dilimizde de yaygın bir kullanım alanı olduğunu görürüz.

Zoofobi Nedir?

Günümüzde pek çok insan hayvanlara karşı kendi içlerinde fobi geliştirmiştir. Kedi, köpek, örümcek, yılan bunların en yaygın olanıdır ve hayvanlara duyulan anormal korku hissine zoofobi adı verilir. Hayatı boyunca en az bir hayvana karşı fobi geliştirmiş insanların dünya nüfusuna oranı, %7.1’dir.  Köpek fobisi bunlar arasından spesifik olup, daha az rastlanılan bir fobi türüdür.

Çünkü köpekler şehir hayatında sıklıkla sokakta görmeye alışık olduğumuz canlılardandır. Örneklendirmek gerekirse köpek korkusuna yılan korkusundan daha az rastlanmaktadır. Bununla birlikte köpek fobisi çeşitli nedenlerden dolayı gelişmiş olabilir. Ancak kliniklere başvurular arasında, en yaygın neden olarak geçmişte yaşanan tatsız bir anı öne çıkmaktadır. Çocukken bir köpeğin kovalaması, ısırması, çok yüksek sesle havlaması, bir şekilde kişiye zarar vermiş olması ile bu korku, vücudun bilinçaltında geliştirdiği bir savunma mekanizması haline gelmiştir.

Köpek Fobisinde Sıklıkla Rastlanılan Belirtiler

Köpek Fobisinde Sıklıkla Rastlanılan Belirtiler

Köpek fobisi belirtileri kişiden kişiye değişkenlik gösterse de en sık rastlanılan köpek fobisi belirtileri şu şekildedir:

  • Köpekle aynı ortamda bulunulduğunda kişinin nefes almada zorluk yaşaması.
  • Kalp atışlarının artarak hızlanması.
  • Nefes darlığına ve çarpıntıya bağlı olarak göğsün sıkışması, ağrıması.
  • Vücudun titremesi.
  • Aniden gelişen baş ağrısı ve baş dönmesi.
  • Şiddetli ve kramp şeklinde karın ağrısı.
  • Soğuk soğuk terleme.
  • Aniden gelen sıcak basması veya aniden gelen üşüme hissi.
  • Bir anda panik ve anksiyetenin yükselmesi.
  • Ortamdan uzaklaşmak adına baskın kaçıp kurtulma isteği.
  • Vücudun ve zihnin kontrolünü kaybederek, vücuda ve zihne hâkim olamama.
  • Bayılıp düşecek gibi hissetme, öleceğini zannetme.
  • Kendini çaresiz ve bitap hissetme.

Bunlara ek olarak kişilerde gelişebilecek daha spesifik semptomlar olabilir. Örneğin aşırı sinirlenme, daha önce bir köpek ısırması yaşandıysa ısırılan bölgenin sebepsiz yere ağrıması vb. Bu semptomlar daha çok kişilerin şahsi nedenleri ile ilgili olup genel olarak fobi durumunda kişide meydana gelebilecek belirtiler yukarıdaki gibidir.

Köpek Fobisi Tanısı Nasıl Konulur?

Köpek fobisi tanısı konulması için; köpeklere olan korkunuz dışarı çıkamayacak kadar artmış, köpek görünce çeşitli krizlere girecek boyuta ulaşmışsa bir psikiyatriste gitmenizde fayda vardır. Bir kliniğe gittiğinizde doktorun köpek fobisine sahip olduğunuz tanısını koyması için, yukarıda bahsedilen belirtilerin en az 6 aylık bir süreç boyunca tekrarlamış olması gerekir. Bu durumu kendinizi gözlemleyerek görebilirsiniz.  Doktorunuz size köpek fobisi testi niteliğinde bazı testler yapabilir, fobinizin ne boyutta olduğunu araştırmak adına çeşitli sorular sorabilir. Bu sorulara doğru yanıtlar vermek tedavi için en doğru yolu bulmak adına önemlidir.

Peki köpek fobisi nedeniyle park ve bahçelerden uzaklaşmak zorunda kalan, köpek görünce eli ayağına dolaşan, yolunu değiştiren insanlar için köpek fobisi tedavisi nasıl yapılır?

Köpek Fobisi Tedavisi Nasıl Yapılır?

Köpek fobisi tedavisinde öne sürülen ilk teorilerden birisi sistematik duyarsızlaştırma teorisidir. Bu teori, dereceli maruz bırakma teorisi olarak da bilinmektedir. Güney Afrika kökenli psikiyatrist Joseph Wolpe tarafından bilim dünyasına kazandırılmıştır.  Bir çeşit davranış terapisi niteliğindedir. Üç etaptan oluşur. İlk etapta kişide kaygıya neden olan, anksiyeteyi arttıran nesnenin ne olduğu, nasıl olduğu hakkında bir hiyerarşi oluşturmalı ve bunlar tanımlanmalıdır. Bu listede kişinin anksiyetesini tetikleyen her unsur öznel bir sıralama ile en çoktan en aza doğru yazılır. Burada birden fazla madde varsa hepsi ayrı ayrı incelenmeli ve değerlendirilmelidir.

İkinci adım olarak ise vücudunuzun tüm bunlara karşı olan tepkisini öğrenin. Bu tepkilerle en iyi başa çıkma yollarından birisi köpek fobisi için meditasyon ve gevşeme egzersizleridir. Wolpe hastalarının aynı anda gerginlik ve rahatlık gibi iki duyguyu aynı anda yaşayamayacağını bildiği için öncelikle hastalarına bazı egzersizler yaptırıyor, vücudunun gerekli olan rahatlık seviyesine ulaşana kadar vücudun bazı bölgeleri için farklı pratikler ve meditasyonlar yaptırarak gevşetiyordu. Wolpe’nin bunu yaptırmaktaki asıl amacı, vücudu ikinci adımda tepki seviyesini ölçebilmek için öncelikle rahatlatıp hastasını kontrol altında tutabilmesiydi. Her hastanın kaygısıyla başa çıkma yolu farklı olabilir. Bunun için en uygun strateji bulana kadar hastanın birkaç seans geçirmesi gerekir. Bu seanslarda hastanın doğru nefes alıp vermesi için nefes terapileri de verilmektedir.

Egzersiz Dışında Uygulanacak Tedavi

Egzersiz Dışında Uygulanacak Tedavi

Egzersizlerin yanında doktor kimi zaman farklı bir yol da izleyebilir. Hastanın korktuğu durum için en kötü senaryoyu kontrollü olarak düşünmesini sağlar. Ardından oluşturulan bu kaos durumunu hasta için olumlu bir durum ile değiştirmeye çalışır ve kaos durumunu yok etmeyi hedefler. Elbette hangi yolun daha sağlıklı olacağı hastadan hastaya değiştiği gibi, fobinin oluşturduğu fiziksel ve bilişsel sonuçlara göre değişir. Bu adımda en doğru seçeneğin ne olduğuna hekim ve hastanın ortak karar vermesi gerekir.

Üçüncü ve son adım ise ilk adımda oluşturulan korku hiyerarşisindeki durumlara tepki vererek nasıl aşılacağını planlamaktır. Bunun için danışan tamamen gevşetilir ve en düşük korkuyu sağlayan kademeden itibaren fobiler tek tek kişiye sunulur. Hastanın her kalem için kaygı seviyesini yükselttikten sonra kaygı seviyesinin tekrar düşürülüp rahat duruma geçmesi sağlanır. Hiyerarşide bulunan her kalem için bu tekrarlanır.

Danışan eğer hiyerarşinin herhangi bir aşamasında başarısız olur veya devam etmek istemezse tedavi durdurulur. Bu şekilde kontrollü olarak kişinin fobilerinden kurtulması amaçlanır. Köpek fobisi tedavisi içinde bu yöntem bir terapist aracılığıyla uygulanabilir. Örneğin köpek fobisi olan bir hastada terapist, hastanın köpekle aynı odada kaldığını düşünmesini ister. Terapist hastanın bu durumu görselleştirmesini talep ederek ne yapacağını, nasıl davranacağını, ne hissedeceğini sorarak hastaya nefes egzersizleri ve çeşitli meditasyonlar yaptırabilir. Aşamalar tek tek ve kontrollü şekilde ilerlediğinde çoğu kişinin köpek fobisinden kısa sürede kurtulduğu çeşitli araştırmalarla kanıtlanmıştır.

Köpek Fobisi İçin Taşırma Terapisi

Fobiler için en başarılı tedavi yöntemlerinden birisi ise maruz bırakma terapilerinden taşırma terapisidir. Taşırma terapisinde birey, kaygı yaratan uyarıcıya karşı uzun bir müddet maruz bırakılır. Kişinin herhangi bir güvenlik tedbiri olmaksızın kaygı yaratan nesne ile uzun süre ve yoğun bir şekilde maruz kalıyor olması, kaygı yaratan durumu yavaş yavaş azaltır. Bu yöntemde kişinin herhangi bir güvenlik davranışını gerçekleştirmiyor olması gerekir.

Güvenlik davranışı ise kısaca kişinin olmasından korktuğu şeyin gerçekleşmemesi adına yaptığı davranışlardır. Örneğin köpek fobisi olan bir kimsenin uzun süre köpeğe maruz bırakıldığında kaçması veya koşması gibidir. Terapi sırasında bunların hasta tarafından yapılmasına izin verilmemelidir. Çünkü bu davranışlar yapıldığında, hastanın korku yaratan uyarıcının kendisine bir zarar veremeyeceği yönündeki hissi oluşmaz.

Böylelikle uzun vadede korku oranı artar, stres düzeyi yükselir. Kişi bu davranışları yapmadan ilerleyen tedavi sürecinde sonunda rahatlayacak, bu kaygının daha fazla sürdürülemeyeceğini, kendisini uyaran uyarıcının kendisine zarar veremeyeceğini anlayacak ve kabullenecektir. Taşırma tedavisi yarıda bırakılmamalı ve kişinin buna hazır olduğu düşünüldüğünde başlanmalıdır. Bu terapi sırasında zaman zaman nefes egzersizi, sosyal egzersizler de eklenip daha kolay sonuca ulaşılabilir.

Taşırma terapisi, iki farklı ortamda uygulanabilir: Invivo: Gerçek ortam, Invitro: Hayali ortam. Hayali ortam hasta için daha uygundur. Ancak seansta uygulanan terapi yöntemleri gerçek hayata da aktarılmalıdır.  Bu terapi sırasında terapist, danışanın yanında olmalıdır.  Taşırma terapisi, köpek fobisi olan kişiler için de uygulanabilir. Hastanın köpekle aynı odada kaldığı, hastaya tezahür ettirilerek hastanın korkusuyla adeta yüzleştirilmesi sağlanabilir. Böylelikle hastanın korkusunun yersiz olduğu, köpeğin kendisine zarar vermeyeceği yönünde güdülenmesi sağlanabilir.

Yukarıda sayılan iki yöntem daha köpek fobisinde kullanılan profesyonel yöntemler arasındadır ve ileri düzeyde köpek fobisi bulunan hastalar için uygulanan tedavi yöntemleridir. Daha basit düzeyde fobisi olan hastalar ise çeşitli telkinlerle kendileri de bu fobiyi aşabilirler.

Köpek Fobisi Nasıl Yenilir?

Köpek fobisini yenmek için; ilk olarak şayet köpeklerle ilgili kötü bir anınız var ise, bundan kaçmak yerine bununla yüzleşin. Onlarla asgari düzeyde iletişimler kurarak başlayabilirsiniz. Bunun için yakın bir arkadaşınızın köpeği varsa onlardan yardım alabilirsiniz.

İkinci olarak köpek fobisini yenmek için kendinizi köpekler hakkında eğitebilirsiniz. Köpekler hakkında çok geniş çaplı araştırmalar yapın. Böylelikle onları yakından tanıyacak, onların hangi durumlarda kendilerini savunmak adına harekete geçtiklerini göreceksiniz. Bu araştırmalar, köpekler tarafından ısırılmanın nadir gerçekleşen bir olay olduğunu size gösterecek ve kendinize bu yönde telkinler vermenize yardımcı olacaktır.

Örneğin bir köpekle bir cadde üzerinde karşı karşıya kalmış iseniz, köpek fobisini yenmek için kesinlikle koşup kaçmamalısınız. Köpekler duygusal ve zeki hayvanlardır. Sizin korktuğunuzu salgıladığınız kokular sayesinde hissedebilir ve bu nedenle size karşı otorite kurmak isteyebilirler. Bu durumda ilk yapmanız gereken istifinizi bozmamak ve köpekle göz göze gelmemeye çalışmaktır. Dik ve kendinizden emin bir şekilde yürüyüp yanından geçebilir, ondan korkmadığınızı ona hissettirebilirsiniz. Böylelikle köpek size karşı bir atakta bulunmayacaktır. Ancak korkup kaçarsanız muhtemelen o da sizin arkanızdan koşacak ve korkunuz katmerlenerek artacaktır.

Köpeğin Havlaması Sizi Korkutuyor mu?

Bağlı durumdaki bir köpeğin size havlaması da sizi korkutuyor olabilir. Bir yeri korumak üzere eğitilip bağlı şekilde duran köpekler yanından geçtiğinde havlayabilir. Bu köpeğin korumak için eğitilmesinden kaynaklı olarak içgüdüsel olarak yaptığı bir şeydir. Şayet illa böyle bir köpeğin yanından geçmeniz gerekiyorsa köpek fobisini yenmek için yine göz kontağı kurmaksızın sakince ve kendinizden emin bir şekilde yanından geçin. Eğer yine havlayacaksa kendinize bunu bölgesini korumak adına yaptığını size yönelik bir davranış olmadığı ve zarar veremeyeceği yönünde telkinlerde bulunun.

Bunlara ek olarak sokakta yaşan ve sürü halinde gezen köpekler kendilerine içgüdüleri gereği bir lider arayışı içindedirler. Eğer onların yanından geçerken korktuğunuzu onlara belli ederseniz muhtemelen sizin peşinize takılacak ve sizi korkutacaklardır. Bunun yerine onlara belli etmeden, göz temasından kaçınarak ve onlarla konuşmaksızın yanlarından geçip gitmeniz gerekir. Bu durumda sizi lider kabul etmeleri olasıdır. Size herhangi bir atak yapmak yerine, sizi otorite olarak görecek ve size saygı duyacaklardır. Eğer sizi lider olarak kabul ederlerse koklayıp sizi tanımak isteyebilirler. Yine sakin olup yalnızca uzaklaşıp gitmeniz gerekir.

Son olarak ise köpekler size izin vermeden onlara korkunuzu yenmek adına dokunmayın. Aksi halde tatsız anılara sahip olabilirsiniz. Onun size güvenip, sizi tanımasına fırsat verdikten sonra izin verirse sevmek için dokunun. Zaten köpekler oldukça insan sever hayvanlar oldukları için iyi niyetinizi hissettikleri anda sizi korkutmak ya da ısırmak gibi bir davranış sergilemeyeceklerdir. Aksine eğer sizi severlerse, kendilerini sevmeniz için gelip yanınıza sokulacaklardır.

Hemen Ara
Whatsapp