Satın Alma Sahiplen Nedir? Kedi ve Köpekler Nerelerden Sahiplenilir!

Satın Alma Sahiplen Nedir? Kedi ve Köpekler Nerelerden Sahiplenilir!
Blog

Satın Alma Sahiplen Nedir? Kedi ve Köpekler Nerelerden Sahiplenilir!

Her yıl binlerce hayvan bir heves uğruna pet shop ve köpek çiftliklerinden satın alınıp, ardından çeşitli nedenlerle sokağa bırakılıyor. Söz konusu hayvanların sokağa bırakılma nedenleri arasında en yaygın olanlar ise; boşanma, ayrılık, ekonomik yetersizlikler, taşınma, hayvanların sahiplerinin istemediği yerlerde tuvalet ihtiyacını gidermeleri ve artık bu sorumluluğun kaldırılamayacağının düşünülmesidir.

Yaşamınızı bir evcil hayvan ile paylaşmaya karar vermeden önce bu sorumluluğu alıp alamayacağınız konusunda kendinizi detaylı şekilde tartmalı ve kararınızı bu doğrultuda vermelisiniz. Kedi ve köpek sahiplenme niyetindeyseniz aşağıdaki kriterlere göz atarak gerçekten hazır olup olmadığınızı anlayabilirsiniz.

Hayvan Sahiplenmeden Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

Hayvan sahiplenmeden önce dikkat edilmesi gerekenler şu şekildedir:

  • Onların da Canlı Olduğunu Unutmayın!

Hayvanlar; insanların süs eşyaları, canlarının sıkıldıklarında terk edebilecekleri, hediye olarak kullanabilecekleri oyuncaklar değildir. Aksine tüm hayvanlar kendi istekleri, ihtiyaçları, düşünceleri, hisleri olan ve bizler gibi can taşıyan varlıklardır. Bu nedenle eğer bir hayvanı evinize misafir edecek maddi geliriniz, iyi bir sinir sisteminiz ve psikolojiniz yoksa en baştan hiç bu topa girmemelisiniz.

  • Ömür Boyu Sorumluluklarını Üstlenmeyi Göz Önünde Bulundurun!

En basit tabirle hayvan sahiplenmek, hiç büyümeyecek bir çocuğun bakımını üstlenmektir. Çünkü ömür boyu onun sorumluluğunu üstlenip; yemeği, suyu, tedavisi, ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmeniz gerekir. Onları göz ardı edip bir yaşam sürme şansınız olmaz. Kendilerini size ifade edecek şekilde oturup sizinle konuşamazlar, onları sizin anlamanız gerekir. Örneğin yoğun iş temposuna sahipseniz yahut da sürekli çeşitli nedenlerle seyahatlere çıkmanız gerekiyorsa bir hayvanla yaşamak size göre değildir.

Evcil Hayvanınız İçin Gerektiğinde Para Harcamaya Hazır Olun!

 Bir kedi veya köpeği evinize getirdiğinizde şayet onun sağlıklı ve mutlu bir şekilde yaşamasını istiyorsanız, kesenizin ağzını açmanız gerektiğini kabullenmelisiniz. Çünkü petlerin kalitesiz, merdiven altında üretilen, gerekli vitamin değerlerine sahip olmayan mamalarla bir ömür boyu sorunsuzca beslenmeleri mümkün değildir.

Ayrıca hayatları boyunca hastalıklardan uzak kalmak için yaptırmaları gereken aşılar olup ve bunların bir maliyeti vardır. Bununla birlikte hayvanlar da tıpkı insanlar gibi hastalanabiliyor ve çeşitli tedavilere ihtiyaç duyuyorlar. Bu işlemlerin hepsi veterinerlerce yürütüldüğü için elbette bir miktar para harcanması gerekiyor. Bu nedenle patili dostunuzun sağlıklı olması adına bir bütçe ayırmanız gerekiyor.

Şayet bu durum sizin için mümkün değilse, hayvan sahiplenmenizi tavsiye etmeyiz. Tüm bu nedenleri göz önünde bulundurarak, bir hayvanla birlikte yaşama kararı almadan önce güzelce düşünmeli ve en önce kendinizi tanımalısınız. Bu aşamalardan geçip, gerçekten evinize patili bir dostunuzu getirmeye karar verdiyseniz şimdi sıra onu nereden edineceğinizdir.

 

Kedi ya da Köpek Nereden Sahiplenilmelidir?

Hayvan severlerin yıllardır süren satın alma sahiplen çığlıklarına rağmen kedi köpek satan petshop ve köpek çiftlikleri maalesef ki halen varlığını sürdürüyor. Peki, hayvan severler neden bu kuruluşlara bu kadar karşı?

Neden “Satın Alma, Sahiplen” ?

Petshop ve köpek çiftlikleri her ne kadar camekanların ardından güzel yerler gibi gözükse de kafeslerin ardında acı çeken canlıları barındıran yerlerdir.  Çünkü her şeyden önce bu kuruluşlar, ticari birer işletmedir. Yani ne kadar çok kar o kadar çok ekmektir. Bu nedenle hayvanlar bu ticari döngüde yalnızca birer çark, birer meta olarak yer almaktadır. Varlıkları ve kimlikleri ile bir değerleri yoktur ve yalnızca para kazandırma amaçlı orda bulunan canlılardır. Bir ticari işletmenin ayakta kalabilmesi için onlara ihtiyaçları var. Buralarda satın aldığınız her bir canlı ile ekmeklerine adeta yağ sürüyor, sistemin dönmesi adına olumlu bir adım atmış oluyorsunuz.  En başta bu nedenle bu ticarethanelerden uzak durulması gerekir. Petshop ve Köpek çiftliklerinin tercih edilmeme nedenleri genel olarak şu şekildedir;

  • Hayvanlara Bir Meta Olarak Yaklaşılmaktadır!

Hayvanlar camekanların ardında, satın alınacak bir mal olarak günlerce sergilenmekteler. Günümüzde birçok barınakta dahi kedi ve köpeklerin rahatça gezebilecekleri alanları vardır. Ancak bilhassa pet shoplarda patili dostlarımız, bir kafesin içerisinde günlerce adeta hapis hayatı yaşamaktadır. Vitrinde güçlü spot ışıkları altında, küçücük kafeslerde günlerce mahkum gibi kalmak zorunda bırakılırlar. Ayrıca bunlar da yetmezmiş gibi çoğu zaman tuvaletlerini yapmaları için ayrı bir alan tahsis edilmediği için; aynı kafeste yiyor, aynı kafese tuvaletlerini yapıyor, aynı kafeste uyuyor ve aynı kafeste vakit geçiriyorlar. Bu durum ise hastalanmalarına ve zayıf düşmelerine neden oluyor.

  • Yetersiz Mama ve Su Verilmektedir!

Her ticari işletme daha çok kar edebilmek için çeşitli şeylerden kısabiliyor. Bu yerler de bir ticari işletme olduğu için doğal olarak bazı şeylerden tasarruf ediyorlar. Bunlar da elbette hayvanların ihtiyaç duyduğu kaliteli mama ve temiz su. Hayvanlara hem tasarruf amaçlı hem de daha az tuvaletlerini yapmaları için yetersiz derecede mama ve su veriliyor.

Damızlık Olarak Görülür ve İşe Yaramadıklarında Ölüme Terk Edilirler!

Bilhassa hayvan çiftliklerinde hayvanlar sürekli olarak bir üretime tabi oldukları için, adeta ekilip biçilen sulak araziler gibi görülür. Damızlık olarak kullanılan hayvanlar yaşlandıktan sonra ise, adeta ölüme terk ediliyorlar. Çiftlik dışına bırakılıp, kaderine terk edilen bu hayvanlar yıllarca kendi başlarına beslenmedikleri için yiyecek yemek bulamayıp ölüyorlar.

  • Yapay Gıdalar ile Sağlıkları Bozulmaktadır!

Daha sağlıklı, daha enerjik,  tüyleri daha canlı gözüksün diye çeşitli ilaçlar verilip daha cazip bir ürün olarak vitrinlerde müşterilerini bekliyorlar. Bu yapay gıdalar kimi zaman ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Sırf daha çok göze hitap etmesi için kimyasallara maruz kalıp belki de ömürleri boyunca taşıyacakları hastalıklara kucak açıyorlar.

  • Hayvanların Yaşam Alanına Gerekli Hijyen Sağlanmamaktadır!

Birçok canlı türü iç içe yaşadığı için hayvanlar arasında çeşitli salgın hastalıklar da boy gösteriyor. Bu hijyenden yoksun ortamlarda hayvanlar bir de salgın hastalıklarla boğuşuyorlar.    Bu salgın hastalıklar kimi zaman insanlara da bulaşabiliyor. Bu nedenle hem insan sağlığı adına hem de hayvan sağlığı adına zararlı kuruluşlar.

  • Henüz Yavruyken Annelerinden Koparılırlar!

Çoğu yavru henüz daha sütten kesilmeden satılıyor. Anne sevgisinden mahrum olarak büyümeye bırakılıyorlar. Bu durum da onların psikolojilerinde aslında derin izler bırakıyor ve annelerinden öğrenebilecekleri pek çok yetiyi edinememelerine neden oluyor. Unutmayın onlar da birer canlı, bu nedenle onların da kendilerine has duyguları, üzüntüleri ve sevinçleri var. Birer eşya olmadıkları için bunların göz ardı edilmesi mümkün değildir.

Satın Alma Sahiplen Nedir?

Satın Alma Sahiplen Nedir?

Bu sayılanlar ve daha niceleri nedeniyle hiçbir hayvan sever, bu çarkın bir parçası olmamalıdır. Satın almak yerine sahiplenmelidir. Satın alma sahiplen, aslında bir sosyal sorumluluk projesidir. Hayvanların adeta sesi olarak, yaşadıkları sıkıntı ve streslerin göz ardı edilmemesini, ticarethanelerin hayvanlar üzerinden yürümemesini ve hayvanların bir meta olarak görülmemesini, barınaklarda ve sokaklarda yaşayan yüzlere terk edilmiş canın bir kurtarıcısı olmasını amaçlıyor.

Satın alma sahiplen özellikle nadir bulunan hayvan türleri için, adeta kara borsaya dönen bu sistemde hayvan kaçakçılığına ve daha nicesine ortak olmak yerine barınaklarda bir umut bekleyen patili dostlara el uzatılması çağrısında bulunuyor. Nitekim onlar ticari mal değil, hayat arkadaşıdır. Hediye değil, bir dosttur. Oyuncak değil, birer canlıdır. Pek çok insan bir hayvanı sahiplenmekle satın almak arasında bir fark olmadığını, her ikisinde de aynı canlıya yuva olduğunu söylese de bu çok yanlış bir düşünce şekli. Çünkü bir hayvanı sahiplendiğinizde dünyada kalıcı bir iz, kalıcı bir iyilik yapmış olurken; satın alırken yalnızca bir ticarethaneye para kazandırmış, kirli düzenin bir parçası olmuş oluyorsunuz. Peki, kedi ve köpekler nereden sahiplenilmelidir?

Kedi ve Köpekler Nereden Sahiplenilmelidir?

Barınaklar ve sokaklar pek çok neşeli, sevimli, arkadaş canlısı çoğunlukla da terk edilen, ömürlük yuvalarını arayan canlılarla dolu!

Eğer bir köpek sahiplenmek istiyorsanız, belediyelerin barınakları sahiplenilmeyi bekleyen yüzlerce köpekle dolu, buradan bir canlıya el uzatabilirsiniz. Aynı zamanda sokaklarda sahipsiz köpekler de var, onlara da kucak açabilirsiniz. Kedi sahiplenmek istiyorsanız barınaklardan ziyade sokaklarda bulma şansınız daha yüksek, ancak barınaklarda da terk edilen kediler var. Sokaktan bir kedi sahiplenmek istiyorsanız dikkat etmeniz gereken kedinin en az 45 günlük olup olmadığıdır. Çünkü kediler 45 günlük olana kadar anneleri tarafından anne sütüyle beslenirler. Sokakta gördüğünüz her yavru kedi sahipsiz değildir. Annesi, beslenmek için uzaklaşmış olabilir. Bu hususlara dikkat etmeniz gerekir.

Barınaklardan Hayvan Sahiplenme!

Barınaklara gelince, barınaklardaki hayvan sayısı gün geçtikçe arttığı için her barınağın hayvanlara sunduğu standartlar aynı değil. Hatta barınakların Türkiye genelinde kötü durumda olduğunu söylesek yalan söylemiş olmayız. Çünkü son dönemde eve bir evcil hayvan getirmek insanlar arasında adeta yeni bir furya halini aldı. Birçok insan hayvan sahiplenip ardından çeşitli nedenlerle onları barınaklara terk ediyor. Bu nedenle barınaklarda kapasitelerinin çok üzerinde hayvan mevcut. Ödeneklerin de kısıtlı olduğu dönemler olduğu için barınaklar istenilen niteliklerin çoğuna sahip değiller. Bu nedenle barınaklardan hayvan sahiplenmek istiyorsanız, bir müddet buralarda hem canlılara hem de görevlilere yardım amaçlı gönüllü olarak çalışmanız tavsiye edilir. Böylelikle orada bulunan canlıların huyunu suyunu öğrenme şansını elde edersiniz.  Özellikle eğer imkanınız varsa bir hastalığı olan, engelli kedi ve köpekleri sahiplenirseniz onların hayatına adeta dokunmuş olursunuz. Çünkü çoğu zaman bu engelleri nedeniyle barınaklara terk edilen bu canların durumu barınak koşullarında daha da kötüleşiyor.

Yetişkin Hayvan Sahiplenme!

Her ne kadar adeta kurallaşmış olsa da yalnızca yavru kedi ve köpeklerin sahiplenilmesi gerektiği yönündeki inanç yanlışlarla dolu bir tabudur. Elbette yavru bir kedi ve köpeğin, yetişkin bir kedi ve köpeğe nazaran eğitimi daha kolaydır. Ancak aksinin mümkün olmadığı bir dünya da yoktur. Üstelik barınaklardaki çoğu erişkin kedi ve köpeğin terk edildiğini, yani daha önce bir eğitime tabi tutulup aslında çoğunlukla eğitimli olduklarını da unutmamak gerekir. Bu canlıların çoğunda tuvaletlerini nereye yapması ve yapmaması gerektiği bilinci oturmuştur.

Bunlara ek olarak, barınaklardaki yetişkin kedi ve köpeklerin yavrulara nazaran ömürlük bir yuva arayışında sahiplenilme ihtimalleri düşüktür. Bu durum onların barınak ve sokaklarda da yalnız kalıp, kaderine terk edilmesiyle eş değerdir. Onları kaderine terk etmemek adına, her ne kadar zorlu bir sürece girileceği ön kabulle kabul edilmiş de olsa, ömürlük yuvası olmak için tercihinizi yetişkin bir kedi veya köpekten yana kullanabilirsiniz. Böylelikle bu koca bebeklerin de umudu olmuş olursunuz.

Sosyal Medya ve Hayvan Kulüpleri Aracılığı Hayvan Sahiplenme!

Bu seçeneklerin yanına ek olarak, sosyal medyanın artması ile birlikte eklenen bir seçenek daha var: sosyal medyada yer alan çeşitli sahiplendirme sayfaları. Şehrinizde bir hayvan severin ön ayak olarak açmış olduğu bir sahiplendirme sayfası bulma imkanınız yüksek. Üniversitelerde öğrenci topluluklarının hayvanlarla ilgili kulüpler, internet sayfaları da sizin için bir seçenek olabilir. Bu sayfalarla iletişime geçerek bir canlının hayatını kurtarmış olabilirsiniz.

Ek olarak çevrenizde, kedisi ya da köpeği çiftleştirilip yeni yavrular edinmiş ancak bakamayacak durumda olan insanlar bulmanız mümkün. Kısırlaştırılmayan hayvanların kızgınlık dönemlerinde mecburi olarak çiftleştirilmesi gerekiyor. Aksi takdirde bu durum hem hayvanların hem de sahipleri için birer işkenceye dönüyor. Çeşitli nedenlerle bakacak durumu olmayan insanlar genellikle bu yavruları sahiplendirmek istiyorlar. Kulaklarınızı biraz açıp çevrenize karşı dikkatli olursanız mutlaka böyle bir insanla tanışabilirsiniz. Hayvan sahiplenmek adına bu da bir yöntemdir.

Sunduğumuz seçenekler ve sizlerin ek olarak üretebileceği pek çok alternatifle; bir canlının hayatını kurtarabilir, onu tekrardan sıcak bir yuvaya kavuşturabilirsiniz. Unutmayın, sizin tercihinizle ömürlük yuvası olabileceğiniz bir hayvanın tüm dünyası değişiyor. Sizin ömrünüzün belki 10-15 yıllık bir sürecin iştirak edebilecek bu canlıların, tüm ömürleri sizinle. İşte tam da bu noktada barınaklarda ve sokaklarda terk edilen, zor durumda yaşayan bütün hayvanların umudu olsun diye: Satın alma sahiplen!

Hemen Ara
Whatsapp